vivo

Kullanım örnekleri

vivo
alive
icon arrow

alive

Part Of Speech: adjective


Definition: Having life; living; not dead

Example: As long as the plant is alive, he will continue to water it.


Definition: In a state of action; in force or operation; existent

Example: to keep the affections alive


Definition: Busy with activity of many living beings; swarming; thronged; busy.

Example: Although quite dull during the day, the main street comes alive at night, with many bars and clubs opening.


Definition: Sprightly; lively; brisk.


Definition: Susceptible; easy to impress; having keen feelings, as opposed to apathy


Definition: (as an intensifier) out of all living creatures.

icon arrow

alive

Part Of Speech: adjective


Definition: (only used attributively) Having life; that is alive.

Example: The post office will not ship live animals.


Definition: Being in existence; actual

Example: He is a live example of the consequences of excessive drinking.


Definition: Having active properties; being energized.


Definition: Operational; in actual use rather than in testing etc.


Definition: Taken from a living animal.

Example: live feathers


Definition: Imparting power; having motion.

Example: a live, or driving, axle


Definition: Still in active play.

Example: a live ball


Definition: Seen or heard from a broadcast, as it happens.

Example: The station presented a live news program every evening.


Definition: (of a performance or speech) In person.

Example: This nightclub has a live band on weekends.


Definition: (entertainment, performing) Recorded in front of an audience and not having been edited after recording.

Example: a live album


Definition: Of firearms or explosives, capable of causing harm.

Example: The air force practices dropping live bombs on the uninhabited island.


Definition: (circuitry) Electrically charged or energized, usually indicating that the item may cause electrocution if touched.

Example: Use caution when working near live wires.


Definition: Being a bet which can be raised by the bettor, usually in reference to a blind or straddle.

Example: Tommy's blind was live, so he was given the option to raise.


Definition: Featuring humans; not animated, in the phrases “live actors” or “live action”.


Definition: Being in a state of ignition; burning.

Example: a live coal; live embers


Definition: Full of earnestness; active; wide awake; glowing.

Example: a live man, or orator


Definition: Vivid; bright.

İngilizce Türkçe Cümle Çevirmeni

Kaynak metinler, AI tabanlı yazım denetleyici tarafından otomatik olarak düzeltilerek daha iyi bir çeviri elde edilir. Tıp, kesin bilimler, hukuk vb. gibi çeşitli alanlarda metinlerinin içeriğini ve dil özelliklerini koruyarak belgeleri anında çevirin.

İngilizce veya Türkçe alfabe, makale veya web sitesinden bir e-postayı, makaleyi veya web sitesini çevirmeniz mi gerekiyor? Sadece bu metni seçin ve resmi çevrimiçi çevirmen haline gelsin! 50 dünya dilinden profesyonel tercümanlarımız var. İşe yarıyor? Tabii ki işe yarıyor! Çevirinin anadilde gerçek anlamda ses çıkarabilmesi için dilsel doğruluğun yanı sıra kültürel özellikler ve bilginin de sağlanması esastır. Bu yüzden dilin nüanslarını bilen İngiltere'den tercümanlarla çalışıyoruz. Türkçe ve İngilizce tercümanlarımız, çeviride hiçbir şeyin kaybolmamasını sağlamak için sorularınızı yanıtlamak ve açıklamalar sağlamak için her zaman hazırdır. Tercümanımızın rekor sürede doğru çeviriler sunabilmesinden ve bunun hızlı, güvenli ve tamamen ücretsiz olmasından gurur duyuyoruz! Kullanıcılarımızı önemsiyoruz.Çevirinize ince ayar yapmak için yerleşik sözlükleri kullanın: Tek tıklamayla eşanlamlılar ve örneklerle bağlam içi çeviriler, anlamlar, telaffuz ve diğer dil özelliklerinde sorunsuz bir şekilde uzmanlaşmanıza yardımcı olur. Kesinlikle ücretsiz, hızlı ve doğru çevirmen!